Başlığa aldanıp, otomobilimin satılık ilanını buraya verdiğimi düşünmeyin. Ama satma vakti yakındır. "Çocuk küçük, arabasız olur mu abi?", "Bunun doktoru var, gezmesi var, işe git-geli var", "Karşıya nasıl geçeceksin?" gibi sorulara hızlı cevaplarsa şöyle: Sigortası var, kaskosu var, vergisi var, park derdi var, bakımı var, tamiri var... E dünyanın en pahalı benzini Türkiye'de... Üstelik "Z Otomobil Paylaşım Kulübü"ne üye oldum!
Yanlış duymadınız. Evet Türkiye'de henüz böyle bir kulüp yok. Ama ABD, İngiltere, Almanya gibi ülkelerde çığ gibi büyüyen yeni bir iş alanı bu. Hatta "Lüks Otomobil Paylaşım Kulubü", "Klasik Otomobil Paylaşım Kulübü", "Spor Otomobil Paylaşım Kulübü" gibi branşlara bile ayrılmış. Bu kulüpler yıllık üyelik sistemiyle çalışıyor (yıllık üyelik ücreti 1000 dolar civarında hem de). Mantığı otomobil kiralama şirketlerinden böyle ayrışıyor. Otomobile ihtiyacınız olduğunda telefonla veya online olarak rezervasyonunuzu yaptırıyorsunuz ve yarım saat içinde araç hazır. Üstelik aracı bir şoför getirip teslim filan da etmiyor. Araçlar zaten şehrin dört bir yanındaki çeşitli park yerlerinde duruyor. Sizin bir çipli üye kartınız var ve aracı çalıştırmak sadece bu kartla mümkün. Üyeler ise çok mutlu. Hem araç sahibi olmanın getirdiği dertlerden kurtulmuş durumdalar hem de hayatlarında ilk kez, bir gün BMW, bir gün Audi, bir gün VW Bug kullanmanın keyfini sürüyorlar. Tek yapmaları gereken aracı kullandıktan sonra belirli noktalardan birine bırakmak ve buldukları gibi temiz terk etmek.
Konuyla ilgili ayrıntılı bilgilere ve çeşitli ülkelerde bu işi yapan şirketlerin web adreslerine ulaşmak için:
http://eartheasy.com/live_car_sharing.htm
28.4.06
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder